1 Ekim 2008 Çarşamba

Kim çirkin?

Haydarpaşa Limanı mı? Yoksa böyle düşündürmek isteyenlerin beyni mi?

Bir liman kenti olan İstanbul’un tek limanı olan Haydarpaşa Limanı…
Özellikle 2003 yılından itibaren tartışılır hale geldi…
Ortaya atılan iddiaya göre, Haydarpaşa Limanı İstanbul’u çirkinleştiriyordu!!!…

Limanın hizmete açılışının üzerinden 100 yıl geçmiş iken, ortaya atılan bu tartışma, yerinde bir tartışma mıydı, yoksa amaçlı bir tartışma mıydı?
Halbuki; ekonomik öneminin yanı sıra, toplumsal dönüşümlerin, kentsel gelişimin önemli bir odak noktası olan limanlardandı Haydarpaşa Limanı!
1800’lü yılların sonlarına doğru inşaa edilen raylı ulaşım sistemlerinin etkisiyle İstanbul’da kent surların dışında gelişmeye başlamıştı. Aynı sürece paralel olarak yapılan Haydarpaşa Limanı(1872) ise, Osmanlı ticaretinin ve kentsel gelişimin odak noktasıydı. Ve demiryolu ile olan bağı nedeniyle, ticari kanallar açısından çok büyük öneme sahipti.
Kent daha yeni yeni surların dışına çıkarken bu liman vardı ve 2003 yılına kadar kimse bu liman için; “İstanbul’u çirkinleştiriyor” dememişti…
Halbuki İstanbul, bir liman kentiydi ve “çirkin “ olarak gösterilmek istenen bu liman, İstanbul’un gelişiminde ve ticarette en büyük aktördü… Bir liman kentinin gerçek anlamda tek limanı, aradan geçen 100 yılı aşkın süre içinde nasıl oluyordu da, “çirkinlik” abidesi olarak gösterilebiliyordu… Bu durum dünyada da böyle miydi; liman kentlerinde limanlar istenmiyor muydu?
Dünyada da liman kentlerinin göz bebeği olan limanlar kapatılarak,

Bu hale mi getiriliyordu?

İşte, dünyanın değişik ülkelerindeki bazı liman kentleri…

Singapur Limanı-Dünyanın en büyük limanı

Dünyanın en büyük ikinci limanı: Rotterdam Limanı

Dünyanın en büyük üçüncü limanı: Güney Louisiana-Amerika

Dünyanın en büyük dördüncü limanı: Shanghai-Çin

Dünyanın en büyük beşinci limanı: Hong Kong-Çin

İtalya...

İngiltere...

Senegal...

Yunanistan…


Görünen o ki, dünyanın hiçbir liman kentinde, “çirkin” diyerek limanlar kapatılmamış! Ve limanlar için, kentsel dönüşüm adlı yağma projeleri geliştirilmemiş!!!Dünyada durum böyle! Ya bizde?…
Haydarpaşa Gar ve Limanı kapat, Haydarpaşa Dünya Ticaret Merkezi/Manhattan yap !

Bahsimiz, sandalların yada teknelerin, yatların bağlandığı bir iskele falan da değil, Haydarpaşa Limanı! Marmara Bölgesinin tek, ülkenin 3.büyük limanı ve bu limandan ülke ihracatının % 50’si gerçekleştiriliyor!Haydarpaşa Limanı, yılda 59,9 milyon dolar (2006 yılı) geliri olan bir liman! Bu limandan, Trakya bölgesinin kargo gereksinmelerinin büyük bölümü karşılanıyor.
Bakın, Dokuzuncu Kalkınma Planında(2007-2013) ne yazıyor; “Başta İzmir yöresi, Marmara ve Akdeniz olmak üzere, liman kapasiteleri artırılacaktır… Dünya sıralamasında 18.sırada yer alan Türk Ticaret Filosu, son yıllarda … 24.sıraya gerilemiştir…”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile BİMTAŞ’a bağlı İstanbul Metropolitan Planlama Bürosu ise, “limanın her hangi bir nedenle devre dışı kalması sadece İstanbul için değil, bölge ve ülke açısından ciddi riskler taşımaktadır.” diyor.
Bir yandan, denizyolu taşımacılığının gerilemesinden dem vuracak ve bu limanın devre dışı kalmasının ülke açısından risk taşıdığından söz edeceksiniz, bir yandan da bu önemli limanı kapatma hayalleri kuracaksınız! Böylesi bir çarpık anlayışın bahanesi, “özrü kabahatinden büyük olan bir bahane”: Haydarpaşa Limanı İstanbul’u çirkinleştiriyor !!!
İlginçtir ki; İstanbul’un gelişiminde önemli bir faktör olan, bu önemini de hala koruyan ve neredeyse 1,5 asırlık Haydarpaşa Limanını “çirkin” ilan edenler, Deniz taşımacılığının gerilemesinden dem vuranlar, Limanı kapatıp, yerine rezidans ve gökdelen yapmak isteyenler aynı zihniyetin temsilcileri!!!
Bir limanın nasıl bir güzellik arz etmesi beklenir bilmiyoruz ama “çirkin” diyenlerin, güzellik anlayışı ortada!!!








Bir liman kenti olan İstanbul’da, kentin asırlık limanını “çirkin” ilan edenlerin asıl derdi açık değil mi? Bu gerçeği görmek için, çok fazla düşünmeye gerek var mı?
Bu limanın idam fermanı için, Marmaray Projesinin CR1 inşaatının başlaması bekleniyor…Projenin en büyük rant hedefi de, Haydarpaşa Gar ve liman sahasını gökdelen merkezine çevirmek… Bunun için bölge Marmaray Projesinden çıkartıldı…

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise, “düşmanının zayıf düşmesini bekleyen bir yırtıcı misali” Haydarpaşa gar ve liman bölgesini (2006 yılında çıkartılan ama yargı kararı ile iptal edilen ve revize edilen her iki plana göre), İstanbul’un gelecek planlarında iş alanı, kongre ve turizm merkezi olarak göstermekten geri durmuyor!!!

Haydarpaşa Dayanışmasının ana bileşenlerinin ısrarlı vurgusuna rağmen, konu sadece Haydarpaşa Garın kentsel dönüşüme kurban edilmek istenmesi gibi algılanmak-algılatılmak ve liman gerçeği unutturulmak isteniyor…
Biz her şeye rağmen, böyle düşünmek, düşündürmek isteyenlere küçük bir hatırlatma yapalım:
Kentleri kent yapan; garları, meydanları ve limanlarıdır!!





Aslen, 1,5 asırlık yaşıyla, çok büyük bir işleve sahip olan Haydarpaşa Limanı değil, bu limanı yok etmek isteyenlerin beyni çirkindir. Ve bu çirkinliklerini de, İstanbul’u yok etme pahasına uygulamaya koydukları, kentsel dönüşüm projeleriyle fazlasıyla göstermektedirler.
Haydarpaşa Limanı için hala, “çirkin, İstanbul’a yakışmıyor” diyenlere atfolunur…