25 Eylül 2008 Perşembe
Marmaray ile ilgili toplanan 15 bin imza ilgili kurumlara gönderildi
Değerli basın emekçileri;
Dünya Kültür Mirası ve 2010 Avrupa Kültür Başkenti İstanbul'umuzun, demiryolu ve deniz ulaşımı bağlantısını sağlayan; kültürel ve endüstriyel mirasımız HAYDARPAŞA GAR'I, geri sahası, Limanı, Kıyı Alanı ve çevresini; uluslararası emlak piyasasına pazarlama gayreti içindeki AKP hükümeti; TCDD bürokratları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte bu amaçlarına ulaşmak için hukuku, bilimi, hiçe sayarak, halkın ve sivil-demokratik toplum kuruluşlarının tepkilerine aldırmadan, "Kentsel Dönüşüm" adı altında bölgeyi yağmalama girişimlerini ısrarla sürdürmektedir...
152 yıllık geçmişe sahip Demiryollarımızın taşınmazları ve kültür varlıkları; AKP iktidarı emrindeki dönemin Demiryolu yöneticileri tarafından mirasyedi edasıyla satılmakta, üstelik utanılması gereken bu satıştan dolayı "övünç" duyulmaktadır. Anadolu'nun Avrupa'ya açılan kapısı olan tarihi Haydarpaşa Garı'nın işlevsiz bırakılmasına, "Tarihsel ve Kentsel SİT Alanı"nın yapılaşmaya açılmasına Marmaray Projesi bahane edilmektedir.
"Kentsel Dönüşüm Projeleri"(Kartal, Maltepe, Bostancı, Göztepe, Haydarpaşa, Sirkeci, Yedikule Kazlıçeşme, Zeytinburnu, Halkalı) adı altındaki "Kültürel yıkım ve kent yağması" niteliğindeki projeler; Marmaray Projesi bahane edilerek demiryolu güzergâhına konumlandırılmaktadır.
Kamuoyundan gizli tutulan ve Haydarpaşa Dayanışması tarafından deşifre edilen, toplumun büyük bir tepki ile karşıladığı (ortada bir ihale ya da sözleşme yokken neye dayanılarak Çalık Grubu tarafından hazırlandığı bilinmeyen üç projeyi ) Haydarpaşa'yı önce Manhattan sonra Venedik'e çeviren yağma projeleri demetine Osmanlı versiyonu olduğu söylenen ve tarihi Haydarpaşa mendireğini bile inşaat alanına çeviren, dolgularla birlikte proje alanını 1.000.000 m2 den 2.200.000 m2' ye, inşaat alanını 5.000.000 m2'ye çıkaran bir üçüncüsü eklenmekte ve enteresan bir şekilde bu projenin sınırları ile İstanbul Büyükşehir Belediyesinin hazırlamakta olduğu "Koruma Amaçlı Planı"nın sınırları bire bir örtüşmektedir.
Bilindiği üzere Ülkemizin ve İstanbul'umuzun demiryolu ve liman gibi son derece stratejik bir konumda bulunan ve halkın kullanımına sunulmuş, kamu yetkililerinin korumasına emanet edilmiş olan Haydarpaşa Garı ve çevresi V No.lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca 26 Nisan 2006 tarihli 85 no'lu kararla SİT alanı ilan edilmiş ve bu karar 6 ay dağıtımı yaptırılmadan kamuoyundan saklanmıştır. Haydarpaşa Dayanışması'nın girişimleri sonucunda kararı kamuoyuna açıklamak zorunda kalmışlardır.
TCDD Genel Müdürlüğü ise, Haydarpaşa ve Çevresini "Kentsel ve Tarihî SİT Alanı" ilan eden 26 Nisan 2006 tarihli 85 no'lu kararın iptali için İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nde dava açmış, davanın sonunda mahkeme; "SİT kararı"nı hukuki bularak, davacı TCDD Genel Müdürlüğünün talebini reddetmiştir. Böylece "Bu alanın yapılaşmaya açılamayacağı, Tarihsel ve Kentsel SİT alanı" olduğu mahkeme kararıyla bir kez daha tescil edilmiştir.
TCDD Genel Müdürlüğü; "demiryolu işletmeciliğinin Haydarpaşa Garı'na ihtiyacı yok" diyerek bu bölgeyi, rant alanına dönüştürmek koşulu ile "Koruma Amaçlı Plan" yapmak üzere bir protokolle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne devretmiştir. İBB, "Koruma Amaçlı Plan" yapmak amacı ile protokolle devraldığı bölgede yapacağı işleri şirin göstermek, STK'ların desteğini alıp onları bu işe ortak etmek, hep birlikte karar veriyoruz görüntüsü yaratmak için 30.07.2008 tarihinde Malta köşkünde "Haydarpaşa'nın dünü, bugünü, yarını" konulu bir toplantı düzenlenmiştir. Toplantıda yönlendirmenin tam tersine "bölgenin korunması" yönünde sonuç çıkmıştır.
Haydarpaşa'nın yağmalanmasına hizmet etmediği için toplantı sonucunu dahi kamuoyundan gizlemişlerdir. 5234 Sayılı "Torba Yasa" ile ilgili yasalar aşılamayınca; başta Haydarpaşa olmak üzere birçok Kentsel Dönüşüm Projesinin önünü açmak amacıyla "5793 Sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu İle Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun " 24.07.2008 tarihinde ışık hızıyla çıkartılarak, özelleştirme programındaki kuruluşların arsa ve arazileri ile ilgili tüm imar yetkisi, Koruma Kurulları, Yerel Yönetimler, ilgili kamu kurumları ve Yasalar devre dışı bırakılarak Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na (ÖİB) devredilmiştir.
"Torba Kanun" niteliğindeki yasanın iptali amacıyla Ana muhalefet partisi tarafından Anayasa Mahkemesi'nde açılan iptal davası devam etmektedir.
Değerli basın çalışanları;
AKP Hükümeti'nin bu girişimlerini ibretle izlerken; bu girişimlere paralel olarak Haydarpaşa Gebze ve Sirkeci Halkalı arasındaki 2 hatlı demiryolu Marmaray CR1 inşaatı ile üç hat olarak inşa edilerek bu iki hat kesimindeki birçok tarihi eser kapsamındaki istasyon binası, lojman, köprü, alt geçit, tünel ve tesisin yıkılması veya istasyonların yeri değiştirilerek kullanılmaz duruma getirilmesi için çalışmalar yapılmaktadır.Bu girişimler nedeniyle, Demiryolu hatlarındaki kültür varlıklarının korunması ve bu yıkımların durdurulması zorunlu hale gelmiştir.
Bu çerçevede, Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası İstanbul 1 Nolu Şubesi, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve ICOMOS tarafından 2007 yılı içinde Haydarpaşa-Gebze ve Sirkeci-Halkalı arası demiryolu hattı ve çevresindeki kültür varlıklarının "demiryolu endüstri mirası" olarak koruma altına alınması için ilgili Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulları'na başvuru yapmıştır.Başvurumuzun üzerinden bir yıl geçmesine rağmen "bilimsel nitelikte, ulusal ve evrensel koruma hukuku ilkeleri doğrultusunda" hazırladığımız teklifimiz Kurullar tarafından henüz inceleme aşamasından geçirilerek sonuçlandırılamamıştır...
Öncelikle; İstanbul Tabiat ve Kültür Varlıkları Koruma Kurullarının; Haydarpaşa Gebze ve Sirkeci Halkalı arası demiryolu hattının ve bu hat üzerindeki tarihi yapıların "endüstriyel demiryolu mirası" olarak koruma altına alınması talebimizi bir an önce sonuçlandırmasını, konuyu değerlendirmeden Marmaray CR1 banliyö hatlarının üçlenmesi projesinin inşaatına başlanılmasına izin vermemesini bekliyoruz.
Aynı şekilde ilgili Kamu Kurumları yetkililerinin kamusal ve anayasal sorumlulukları gereği bu "Kültürel Kıyım ve Yağma" sürecini ivedi olarak durdurmalarını değerli kamuoyu önünde bir kez daha talep ediyoruz.
Bu bağlamda; kamuoyu desteği sağlamak amacı ile elektronik ortamda açtığımız imza kampanyamıza kısa bir sürede toplumun duyarlı kesimlerinden, bilim insanları ve uzmanlardan kısa sürede 15.000'i aşkın imza desteği gelmiştir.
Haydarpaşa Garı'nın İşgal kuvvetlerinden (İngilizler) teslim alınmasının (25.09.1923tarihinde) 85. yıl dönümünde (25.09.2008 tarihinde) bugün; başta Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulları olmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne, UNESCO'ya, Kültür Bakanlığı'na, İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı'na, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğüne ve DLH'ye 15.000'i aşkın imzalı talebimizi posta ile gönderiyoruz.
Kampanyamız yaygınlaşarak devam edecektir. İmzaları ile Haydarpaşa ve Sirkeci garları ile Haydarpaşa Gebze / Sirkeci Halkalı arası Endüstriyel Demiryolu Mirasımıza sahip çıkan duyarlı yurttaşlarımıza çok teşekkür ediyor ve kampanyamız süresince tüm yurttaşlarımızın desteğini bekliyoruz.25. 09. 2008
Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur.
Toplum, Kent ve Çevre için HAYDARPAŞA DAYANIŞMASI / adına
MİMARLAR ODASI İSTANBUL BÜYÜKKENT ŞUBESİ
BİRLEŞİK TAŞIMACILIK ÇALIŞANLARI SENDİKASI ISTANBUL 1 NOLU ŞUBESİ
TÜKETİCİ HAKLARINI KORUMA DERNEĞİVAPURLARIMIZI VERMİYORUZ
www.kentvedemiryolu.com